Bebeğinizin boyu 48 cm, ağırlığı ise 2900 gramdır.
Bu haftadan itibaren bebeğinizin solunum hareketleri ve hıçkırıkları artar. Suyu azalmaya başlar.
Bu haftanın sonunda bebeğiniz prematüre değildir. Yani doğarsa, erken doğum olarak değerlendirilmeyecek. Zamanında doğum, 37 – 42 hafta arasındaki doğumlardır. 37 hafta altı doğumlar erken doğum, 42 haftayı geçen doğumlar ise zamanaşımı (günaşımı) olarak adlandırılır.
Bu haftalarda ailelerin, doğumun ne zaman olacağı hakkındaki soruları artmaktadır. Ancak bu zamanı muayene veya ultrasonla öngörmek zordur. Aslında bu zamanı bebek belirlemektedir. Ortalama gebelik süresi 40 hafta olduğu için tahmini doğum zamanını buna göre belirleriz. Bebeğinizin yapılan ilk ultrasonlarındaki gebelik haftası ile son adet tarihine göre belirlenen gebelik haftası arasında uyumsuzluk varsa ilk ultrasonlara göre gebelik haftası hesaplanmalıdır. Bu düzeltme, zamanında doğan bebeğin prematüre olarak değerlendirilmesine veya zaman aşımı olmadığı halde ailelerin zamanaşımı endişelerine kapılmalarına ve doğumun erken başlatılmasına engel olacaktır.
Doktorunuz bu hafta vajinal muayene yapmak isteyebilir. Burada amaç, pelvik kemik yani doğum kanalınızın vajinal doğuma uygun olup olmadığını ve bebeğin önde gelen kısmının seviyesini saptamaktır. Bu muayene ile vajinal doğum olamayacağını düşündüğümüz durumlar çok azdır. Halk arasında bilinen adıyla “çatı muayenesi” vajinal doğumun uygunluğu hakkında biraz fikir verebilir ama iç doğum kanalını ölçemediğimiz için net karar verdiremez. Doğum sancıları başladıktan sonraki süreçte bebeğin doğum kanalında ilerlemesine ve başın yerleşimine göre daha net karar verilebilir. Bebeğinizin baş çapı büyük olsa da doğum sırasında rahim kasılmalarıyla bebeğin kafa kemikleri birbiri üzerinde kayabildiği için doğum kanalına uyum gösterip vajinal doğum gerçekleşebilir. Kemik çatıya giremeyen bebek doğumun ilerlememesi ve rahim ağzının açılmaması ile kendini gösterecektir. Ama unutulmamalıdır ki en iyi ve en doğru kararı sizi muayene eden doktorunuz verecektir.
Sezaryen ihtimali her anne ve baba adayının gündemindedir. Çeşitli nedenlerle (bebeğin ters veya yan durması, daha önce sezaryan ile doğum yapmış olmak, plasentanın doğum kanalının girişini tıkaması, bebeğin iri olması ve diğer birçok nedenle) doktorunuz size “planlı sezaryan” önermiş olabilir.
“Planlı sezaryan” belirlenen bir tarih ve saatte henüz doğum eylemi başlamadan uygulanan sezaryendir. Doktorların çoğu sezaryan ile doğumu 40. haftanız dolmadan önce, bir çoğu 38+0 – 39+0 arasında yapılmasını önerir. Sizin bu durumda aklınıza ilk gelecek sorular “bebeğin henüz zamanı dolmadan önce doğması uygun mudur?”, “biraz daha kilo alması beklense daha iyi olmaz mı?” soruları olacaktır.
Bebeğiniz 38. haftadan itibaren artık doğmaya hazırdır. Daha fazla beklendiğinde daha “kilolu” doğacağı doğrudur ancak bebeğiniz rahim içinde günde 25-30 gram alırken doğduktan sonra, doğal olarak kaybedeceği tartıdan sonra günde 40 gram civarında alır. 40. haftaya yaklaştıkça sizin doğum sancılarınızın beklenmedik bir şekilde ortaya çıkma ihtimali artacak ve “planlanan sezaryan” “acil şartlarda gerçekleşen bir ameliyata” dönüşecektir. Bu nedenle sezaryan planlanmışsa doktorunuzun size 40. hafta dolmadan önereceği “planlı sezaryan” tarihini gönül rahatlığıyla kabul edebilirsiniz.
Çalışıyorsanız bu haftanın sonunda “çalışamaz raporu”nu yazdırmayı unutmayın