Bu hafta bebeğinizin baş popo mesafesi 45-57 mm arası, boyu 7 cm, ağırlığı ise 14 gramdır.
Tomurcuklanmaları 8. haftada başlayan süt dişleri gelişimlerinin erken evresinde iken, kalıcı dişlerin tomurcuklanma evresi başlamıştır. El tırnakları parmak uçlarında gelişmeye başlar. El tırnaklarının gelişimi, ayak tırnaklarına göre yaklaşık 4 hafta önce görülür. El tırnakları parmak uçlarına yaklaşık 32. haftada ulaşmasına rağmen, ayak tırnakları parmak uçlarına yaklaşık 36. haftada ulaşır. Doğumda parmak uçlarına kadar ulaşmamış tırnaklar, prematüreliğin işaretidir
Parmak izlerinin oluşumunu sağlayan epidermal çıkıntılar görülmeye başlar ve 21. haftaya gelindiğinde kalıcı olurlar. Bu çıkıntılar, el ve ayak parmakları dahil olmak üzere avuç içi ve ayak tabanları yüzeyinde bulunan girintileri meydana getirir. Gelişen iz düzeni, genetik olarak belirlenip kriminal araştırmalar ve genetikte kullanılan parmak izi incelemelerinin
temelini oluşturur. Kromozom anomalileri gelişen iz düzenini etkiler; örneğin, Down sendromlu bebeklerin el ve ayaklarında tanı koydurucu farklı izler bulunur.
Ses tellerinin oluşumu devam eder. Emme yeteneği daha da gelişmiştir. Özellikle başparmağını emebilir. Hareketleri hızlanmıştır. Sağa sola dönme, ters dönme, takla atma şeklinde hareketleri ultrason sırasında rahatlıkla görebilirsiniz. Karaciğer safra üretimine pankreas ise insülin salınımına başlamıştır. İdrarını (çişini) yapmaya devam ediyor ve miktarı artmıştır. Bağırsak hareketleri artmıştır ve bağırsaklar karın içine tamamen dönmek üzeredir. Beynin sağ ve sol bölümleri arasındaki iletişimi sağlayan sinir lifleri oluşmaya başlamıştır. Yüz profili oldukça belirginleşmiştir. Kulaklar normalden küçüktür, gözler yanlardan öne gelerek normal konumlarına yerleşmiştir. Dış genital organların farklılaşması devam etmektedir. Ultrasonda cinsiyet hakkında yorum yapılabilir, ancak yanılma payı az değildir.
Bu haftadan itibaren kombine testi ( ikili test) yaptırabilirsiniz. Kombine test veya yanlış da olsa sık kullanılan adıyla ikili test, 11+0-13+6 günler arasında yapılan bir testtir.
Kombine Test (İkili Test+Ense Kalınlığı)
Her gebenin kromozom hastalığı olan bir bebek doğurma riski vardır. Bu riskin seviyesini belirlemek için bazı tarama testleri geliştirilmiştir.
Bu testlerin en önemlilerinden birisi 11-14 haftalar arası yapılan kombine testtir (ense kalınlığı+ ikili test).
Ense kalınlığı (daha doğru ifade ile ense saydamlığı), başta Down sendromu olmak üzere kromozom hastalıklarında artmıştır. Ense kalınlığı, ultrasonda bebeğin boynunun arka kısmında koyu renkli olarak görünen sıvıyı ifade eder(resim 3 ). Ense kalınlığı, bebeğin uygun pozisyonunda yapılması gereken hassas bir ölçümdür
Ense kalınlığı, sadece kromozom hastalıklarında artmaz. Özellikle kalp olmak üzere diğer organ anomalilerinde, genetik hastalıklarda ve nadir görülen başka durumlarda da artabilir.
Kombine test için, önce bebeğinizin ense kalınlığı ultrasonda ölçülür, sonra kolunuzdan kan örneği alınarak serbest B-hCG ve PAPP-A olarak adlandırılan, düzeyleri hamilelikte haftaya göre değişen iki hormonun ölçümü yapılır. Bir bilgisayar programı, daha sonra bebeğinizin Down sendromu (Trizomi 21), Trizomi 13 ve Trizomi 18 riskini tanımlamak için bu hormon sonuçlarını, ense kalınlığı değerini, bebeğinizin baş popo mesafesi ölçülerek belirlenen gebelik haftasını, yaşınızı ve ağırlığınızı göz önünde bulundurarak hesaplama yapar.
Bu hesaplama ile elde edilen sonuçlar, yukarıdaki kromozom hastalıkları için; yüksek risk (pozitif tarama) veya düşük risk (negatif tarama) olarak tanımlanır. Bu test bir tarama testidir, tanı testi değildir. “Bebeğiniz, Down sendromludur veya Down sendromlu değildir” gibi tanı koydurucu bir sonuç vermez. Her gebenin bebeğinin, kromozomal hastalıklı bir bebek olma olasılığı vardır. Bu tarama testi ile bu olasılığın seviyesi ölçülür. Yüksek risk grubunda olan bebeklere kesin tanı koymak için CVS (Koryon Villus Biopsisi- bebeğin eşinden örnek alma) veya Amniyosentez (bebeğin içinde bulunduğu sıvıdan örnek alma) yapılması önerilir.
Artık bu tarama testleri dışında duyarlılığı çok daha yüksek olan (kesine yakın sonuç veren) tarama testleri de yapılmaktadır. Ancak ülkemiz koşullarında pahalı testlerdir. Annenin kolundan alınan 1 tüp kan örneği günümüzde yurt dışına farklı ülkelere gönderilerek 1-2 hafta içerisinde sonuçlar raporlanıyor. Tarama testinde bebekten anneye geçen serbest dna parçacıkları tespit edilerek analizleri yapılmaktadır. Bebeğe ait serbest dna parçacıkları belli bir oranda (>% 4-8) olması gerektiği için 10 hafta ve üzerinde kan alınmalıdır. Test sonucu pozitif gelirse tanıyı kesinleştirmek için CVS (koryon villüs örneklemesi) veya amniyosentez yapılmalıdır. Bu testin trizomi 21 (down sendromu) için % 99,4 olan saptama oranı, trizomi 13 ve 18 için % 98’dir. Hücre dışı fetal DNA testini yüksek risk grubundaki gebelere önerirken her gebeye test hakında bilgi verilmelidir. Yüksek risk grubundaki anneler:
-doğumdaki anne yaşı 35 ve üzerinde olanlar
-birinci ve ikinci trimester tarama testlerinde (ikili, üçlü veya dörtlü test) riski yüksek çıkanlar
-önceki gebeliklerinde genetik anormalliği olan çocuk saptananlar
-bebeğinde genetik anormalliği düşündüren ultrason bulguları olanlar
-kendisi veya eşinde genetik incelemede dengeli translokasyon saptananlar Fetal dna testi, tanı testi olarak değerlendirilmemelidir ancak ileri bir tarama testidir. Testte çalışılan kromozomlara göre farklı fiyat paketleri oluşturulmuştur. Örneğin sadece 21. Kromozom çiftleri, 21, 18, 13 ve XX, XY kromozom çiftleri veya tüm kromozom çiftleri araştırılabilir. CVS ve amniyosentez gibi girişimsel tanı testlerinde tüm kromozomlar incelenir. Dolayısıyla fetal dna testi girişimsel testlerin yerine kullanılamaz